ÇAYKUR RİZESPOR’DA ARA GÜNDEM ”KIRILMA HAFTASİ” Trendyol Süper liginde taşlar yavaş yavaş yerine oturuyor ve şekillenip bazı maçlar, bazı haftalar ve özellikle bazı rakiplerle oynanan maçlar adeta kırılma maçı veya..
ÇAYKUR RİZESPOR’DA ARA GÜNDEM ”KIRILMA HAFTASİ” Trendyol Süper liginde taşlar yavaş yavaş yerine oturuyor ve şekillenip bazı maçlar, bazı haftalar ve özellikle bazı rakiplerle oynanan maçlar adeta kırılma maçı veya kırılma haftası olarak değerlendiriliyor.
Futbol sezonu başlangıç orta haftalar, transfer sezonu ve ikinci yarı ile son çeyrekte oynanan final maçları olarak dört ayrı kategoride değerlendirilir,
Birinci kategorinin sonu ve ilk yarının ortasına geldiğimiz 10 hafta itibarıyla takımların mevcut kadro derinliğiyle hedeflere ulaşma noktasında A kategorisi olarak tabir edeceğimiz şampiyonluk yarışı Fenerbahçe ve Galatasaray arasında geçmekte olup B kategorisinde Lig üçüncülüğü ve Uefa kupası için Beşiktaş, Trabzonspor ve Adana Demirspor arasında, C Kategorisinde ise sürpriz yaparak üst sıralarda kalmayı amaçlayan Kasımpaşa, Kayseri spor ,Hatayspor, Rizespor, Ankaragücü, Sivas spor, Antalyaspor, Karagümrük ve Alanyaspor D Kategorisinde ısa Bu gün deplasmanda Şampiyonlar liginde dünya devi Manchesther City FC’yi deviren 8 maçlık galibiyet serisi bulunan Galatasaray karşısında Trendyol Süper liginin en genç yaş ortalaması bulunan Çaykur Rizespor rakibinden çekinmeden geriye yaslanmadan özgüvenli bir futbol oynamasına rağmen bugüne kadar hiç kaleme almadığım orta hakem Kadir Sağlam’ın maçın 67. Dakikasında Abdülkerim Bardakçı’nın üç yıl önce Diagne’nin 90+3 de iki Çaykur Rizesporlu futbolcuyu yere serip yaptığı asisstin kopyasını yaparak Olavoin’i çekip yere düşürerek pozisyonu başlatıp yine şansız bir şekilde savunmaya çarpıp yenilen golle maçtan mağlup ayrıldık.
Sadece skor tabelasında mağlup olmamıza rağmen oyun kurgusu, baskı pres ve güzel futbolla önümüzdeki maçlarda futbolcuların kendilerine, taraftara, yönetime ve teknik ekibe karşı güven sağlamış oldular.
TRT sporda yayınlanan yorumları dinliyorum ve bana göre sakar Şakir filmi ile Erman Toroğlu’nun yorumları arasında bir fark göremiyorum, şöyle ki, Mithat Pala’nın ceza sahasında düşürülen pozisyondaki beyanı “Mithat Pala’ya herhangi bir temas yok, güç kaybı yok, kendi kendine düştü, fakat formaya ufak temas var derken Rizespor’u küçük düşürerek Galatasaray’ı göklere çıkarmış olup her nedense Abdülkerim Bardakçı, Olavoin’e yaptığı hareketin ilk önce faul desem Fenerlilerin tepkisini çekerim değil ise Galatasaray’ın tepkisini çekerim deyip Hünkar Mutlu’nun ısrarlı soruları karşısında kesin faul demesi beni şaşırttı, bu ve buna benzer Galatasaray’ı öven Çaykur Rizespor’u sanki sahada silinmiş gibi beyanları futbolda da haklının değil güçlünün haklı olduğunu bir kez daha gözler önüne serilip hem Sakar Şakir komedi filmi gibi hemde üzülerek izlemek zorunda kaldım.
Çaykur Rizespor Galatasaray maçındaki futbolcu performansları bir bütün olarak izlenildiğinde A Milli Takım aday kadrosunda Uğurcan Çakır’dan sonra bu sezon hiç maç oynamayan Altay Bayındır ile sadece Beşiktaş kalesini koruyor diye Mert Günok’u mu Uğurcan’ın ardından ikinci kaleci olarak alınmalı yoksa Galatasaray maçında sıfır hata ile oynayan Gökhan Akkan’mı, bir de defans blokunda defşirme sol beklerle milli maça çıkan A Milli Takımı hiç mi Halil İbrahim Pehlivan’ı izlemedi, yine orta sahada Mithat Pala bu genç yaşında neden A Milli Takım formasını giymesin ve yine Eray ve Emirhan, Fenerbahçeli Samet’ten neyi eksik, tek eksiklikleri İstanbul takımlarında değil Çaykur Rizespor’da oynamak.
Üzerine basa basa söylüyorum skorboard tabelasında 0-1 olarak yazılmasına rağmen Galatasaray’ı oynamış olduğu futbolla adeta ezen Çaykur Rizespor’u taraftar, yönetim, teknik heyet, futbolcu, malzemecisi bir bütün değerlendirildiğinde sıkıntılı ve stresli olarak izlemiş olduğum Çaykur Rizespor gitmiş yerine amaca odaklanmış umut ve keyif Çay Kur Rizespor’u izliyoruz ve izleyeceğiz.
Şeref YEREBAKAN
Araştırmacı yazar, Spor adamı, Teknik Direktör.
TMVFL Doğu Karadeniz Bölge Temsilcisi
